23 Aralık 2013 Pazartesi

BALIK BURCU PSİKOLOJİK VE ORGANİK FONKSİYONLAR...






BAŞLICA ORGANİK FONKSİYONLARI

Kılcal Damarlar (Kapiller): Dolaşım sisteminin en ince damarlarına bu isim verilir. Atardamarcıklarla, toplardamarcıkların bağlantısını sağlarlar. Kanla doku arasındaki gaz, besin maddesi, yıkım ürünleri ve ısı alışverişi kılcal damarlarda olmaktadır. Neptün-Uranüs sert açıları kılcal damar çatlamaları ve varis, Neptün-Venüs sert açıları kılcal damar genişlemeleri ve Telanjiyektazi; tende ben şeklindeki lekelere yol açabilir. Neptün-Mars sert açıları kas gevşemeleri, Ay ve Satürn gergin açıları da eklendiğinde deri sarkmalarına, kırışıklıklara neden olabilir. Jüpiter de bu tabloyu destekliyorsa sellülit, hassas cilt yapısı ve alerji problemleri görülebilir. Özellikle Yükselen burç da gergin açılar altındaysa.

Epifiz Bezi (Pineal Gland): Beyinde, üçüncü ventrikülün arka duvarındaki bir çıkıntının yaptığı ufak bir bezdir. Descartes, bunu “Ruhun Evi” olarak kabul etmiştir. Neptün-Balık Burcu, insan bedeninde 6 ve 7.chakraları yönetir. 6. chakra da yer alan “Üçüncü Göz” saf bilince ulaşmanın mekanıdır. Sezgiyi ve Holistik düşünceyi temsil eder. 7.chakra ise Asıl Beyini temsil ettiğinden “Sağ Beyin Fonksiyonları” burada yer alır. Burada kişisel enerji alanımız evrenle birleşir ve temel ilahi ilkeyle birliği yaşarız.

Bu bez doğal uyku ilacı “Melatonin” adlı bir hormonu bedene pompalar. Aynı zamanda bu hormon cinsel gelişim devrelerini etkiler. Bu bezin etkisi bilimsel olarak tamamen açıklanamamıştır fakat son zamanda yapılan araştırmalar antioksidan olarak melatonin yetersizliğinin erken yaşlanma (kırışıklıklar-sarkıklıklar) Alzheimer hastalığı, çeşitli kanser türlerinin gelişmesine yol açtığını göstermiştir. Pinealoma bu bezin seyrek görülen tümörüdür.

Omurga (Spinal Canal): Omurga bize ilk omurgalı yaratık olan Balıklardan mirastır. Omurga omurlarının ve disklerinin çarpıklıkları sinir sistemini direkt uyardığından son derece riskli rahatsızlıklara yol açar.

Omurilik (Spinal cord): Merkez sinir sisteminin omurga içinde yer almış bölümüdür. Beyinde olduğu gibi omurilik de üç zarla kaplanmıştır ve ince zarla örümceksi zar arası beyin-omurilik sıvısıyla doludur.Omurilik de ak madde üste bozmadde alttadır. Omurilikten 31 çift spinal sinir ön ve arka olmak üzere ikişer kökle çıkarlar. Ön kök harekete, arka kök ise duyuya hizmet eder. Hissi liflerin hücreleri arka kök ganglionu içinde bulunur, motor liflerin hücreleri ise omuriliğin gri maddesi içindedir. Duyu organlarından beyine ve beyinden kaslara giden bütün sinirler omurilikten çapraz olarak geçerler. Bu sebepten dolayı, beynin sol tarafı vücudun sağ tarafını, sağ tarafı da vücudun sol tarafını idare eder. Omurilik bir refleks merkezi olarak çalışır. Omuriliğin en sık görülen hastalığı Multipl Skleroz dur. Selim ve Habis tümörlerde omuriliğin hem içinde hem de çevresinde oluşabilir.

Lenfatik (Akkan) Sistemi (Lymphatic System): Akkan ,akkan damarları ve lenf düğümlerini kapsar. Lenf  bezi olarak adlandırılan bu düğümler vücutta filtre görevi yapar. Zehirli maddeleri alır ve bunları zararsız hale getirir. Lenf bezinde bulunan lenf hücrelerini üretmek görevi dalağındır. Lenf hücreleri, akyuvarların özel bir şekli sayılabilir. Burada üretilen T-Lenfositlerin, bağışıklık sistemini ayakta tutma ve yaşlanmaya karşı büyük önemi vardır. Lenf bezlerinin İltihabına Lenfadenit , Lenf damarlarının iltihabına da Lenfanjit adı verilir.  Ay- Neptün gergin açıları Süt bezlerinde görülen Lobüler Kanser, Ay düğümleri de işe karışmışsa süt kanallarında görülen Duktal Kanser yapabilir. Venüs ve Pluto devreye girdiğinde de meme kanseri Metastaz (sıçrama) yaparak koltuk altındaki lenf bezlerini kuşatır. Veya Hodgkın Hastalığı ; Lenfadenom- özellikle genç erkeklerde görülen,vücudun retiküler ve lenfatik dokularına yayılan bir hastalıktır. Ayrıca zührevi bir türevi olan Venüs Granüloması kasık lenf bezlerini büyütür.

Parasempatik Sistem (Vagus Siniri): Parasempatik sistem, Sempatik Sistemin aksine organların faaliyetini yavaşlatıcı yönde etki eder. Parasempatik Sinirler beynin 3.,7. ve 10. (Vagus) sinirlerinden ve omuriliğin son kısmından çıkarlar. Parasempatik Sistem üzerinde Venüs ve Neptün etkili olduğundan bu iki planetin kaynaşması yada zıtlaşması Uyuşukluk, Kronik yorgunluk veya aşırı halsizlik,  Laterji, Nevrasteniye sebep olabilir. Yükselen Balık-Terazi-Boğa veya bu burçların yönetici planetlerinin 1 evde bulunması yada 1.evle sert açı yapması etkilidir.

Vücudun doğal ağrı kesicileri (Endorfin) : Son dönemde vücudun morfin ve diğer uyuşturuculardan çok daha fazla etkili olan iç sakinleştiricilere sahip olduğu keşfedilmiştir. Organizmanın  kendi kendine ürettiği doğal ağrı kesicilere endorfin adı verilir. Bu “İç Morfin” anlamına gelir. Morfin ve endorfinler nöronlardaki bir alıcıyı doldurarak bloke eder ve ağrı mesajını taşıyan kimyasalların içeri girmesini engeller. Endorfin beyin tarafından üretildiği için etkisi içsel, Morfin ise haşhaş çiçeğinden elde edildiği için etkisi dışsaldır. Bir doğum haritasında Balık burcu güçlü konumda ise ve Neptün planeti de iyi açılarla desteklenmişse vücudun doğal ağrı kesicileri iş başında demektir. Eğer tersi bir durum söz konusu ise doğal ağrı kesiciler yeterince üretilemediğinden nikotin, alkol ,esrar, eroin gibi dışsal uyuşturuculara müptela olma riski verir.

Bağımlılıklar- Uyuşturucu sorunları: Zayıf konumdaki Balık Burcu başta olmak üzere diğer su elementi burçları ve bunların yönetici planetlerinin sert etkileşimi;  Ay- Pluto - Neptün / 4-8-12 ev zayıf pozisyonu dikkat çekicidir. En alt düzeyde sigara, kahve, çay, cola tiryakiliği göze çarpar.

Somatik ve Psikojenik Ağrılar: Ağrı duyusal (sensoriyel) ve duygusal (emosyenel) yönleri olan nahoş bir durumdur. Organik (Somatik) kaynaklı ağrılar telkin, hipnoz, akapunktur gibi yöntemlerle azaltılabilir yada giderilebilir (Ör.Ağrısız doğum) Ruhsal kökenli (psikojen) ağrı tanımını yapabilmek için ise organik bir bozukluğun olmaması ve ağrı ile psikolojik bir olay arasında kesin bir bağın bulunmaması gerekir. Dissosiyatif (Çoğul kişilik) bozukluğunda baş ağrısı sıkça görülür. Ağrıların en temel psikolojik şifresi; Sevgi ve destek bulma özlemidir.

Uyku ve bozuklukları (Dissomnia): Beyin epifizinin melatonin hormonunu salgılayabilmesi için gün boyu bol ışık, geceleyin ise ışıktan kaçınılması gerekmektedir. Ayrıca iyi bir uyku için karanlık, serin ve sakin bir ortam seçilmelidir. Başlıca uyku problemleri; Uykusuzluk =İnsomnia; Uykuya dalmada,uykuyu sürdürmede güçlük ya da uyuduğu halde uykusunu almamış, dinlenmemiş hissetme ile belirli bozukluktur. Aşırı Uyku=Hipersomni; Bu bozukluğun temel belirtisi geceleri normal süre uyunduğu halde gündüzleri aşırı uykululuk durumudur. Buna uyku sarhoşluğu da denir. Parasomni; Bu bozuklukta normal uykuda anormal bir olay belirir. Bunlar; a) Bunaltılı düşler =nightmare; Kabus bozukluğu da denen bu durumda korkulu düşler görerek uyanma nöbetleri olur. Genellikle uykunun REM safhasında meydana gelir. b)Uyku terörü= pavor nocturnus; Uykunun genellikle ilk birkaç  saatinde NREM  döneminde bir düş olmaksızın bireyin birden büyük bir korku ile haykırarak uyanma nöbetidir. Uyku terörüne yetişkinlikte sıklıkla anksiyete bozukluğu eşlik eder. Ani başlayan uyku teröründe ise Epilepsi düşünülmelidir. C)Uyurgezerlik= Somnabulizm; Genellikle yavaş dalga uykusu sırasında ortaya çıkan ani motor aktivite ile belirlidir. Nöbet sırasında kişinin yüzü donuktur, tek bir noktaya bakarak hareket eder. Uyandırmak güç olur. Psikolojik fügler uyurgezerlik ile karışabilir fakat uyurgezerlik birkaç dakika sürmesine karşın psikojenik füglerde süre genellikle saatler veya günlerle ifade edilir. Bu durum ciddi patolojilerle ilgilidir.

Neptün Uyku ve Rüya haricinde, Koma – Anestezi – Hipnoz – Telkin -Trans – Varsanı (Hallucination) – Yanılsama (İllusion) – Meditasyon ve  Placebo (ilaç olarak verilen tesirsiz madde) gibi durum ve teknikleri de yönetir.

Zehirlenme ve Boğulmalar: İlaç, Gaz, Alkol gibi kimyasal zehirlenmelerin yanı sıra Gıda zehirlenmeleri de görülür. Zehirlenme, Su ve Duman boğulmalarında Neptün-Ay-Mars –Pluto uyuşmazlığı baş etkenken, solunum yoluyla ilgili boğulmalar ve Astım Nöbetlerinde devreye Merkür ve Satürn de girer.

Bulaşıcı hastalıklar: Neptün-Ay-Venüs-Pluto sert açıları daha çok viral- zührevi (Aids, Genore vb), Neptün-Güneş-Mars-Pluto-Chiron sert açıları (özellikle zayıf bir 6.ev veya Başak burcu etkisi) bakteriyel ve diğer mikro-organizmaların yol açtığı bulaşıcı hastalıklara sebep olabilir. Candida, Parazit, Mantar da sıkça görülür.

Ayaklar:  Balık'ın insan fizyolojisindeki simgesi ayaklardır. Çoğunlukla ya biblo gibi minyatür ya da taraklı ayaklara sahiptirler. Buçuklu ayakkabı numaralarıyla dikkat çekerler. Ayrıca ayak kemik bozuklukları, Pigeon;İçe basma gösteren ayak parmağı, Webbed; Ördek parmaklılık, Nasır, Mayasıl, Mantar, Tırnak batması, Taban düşüklüğü görülür fakat asıl zayıf noktası Aşil kirişidir. En sık görülen rahatsızlık aşil kirişi ağrısı, aşil kirişi seröz torbasının iltihabı- Albert hastalığıdır.

Aşil Sendromu: Yunan mitolojisine göre, Aşil’i  annesi, yaralanmaz hale getirebilmek için, kutsal nehir suyuna batırmış. Fakat çocuğu suya sokarken, ayak bileğinin arkasından, topuğunun üstünden tutmuş ve Aşil’in vücudunun bir tek bu bölgesi nehir suyuyla ıslanmamış. Böylece Aşil’in tek zayıf noktası, ayak topuğunun üstü olmuş, ancak oradan yaralanabilmiş.

Sıhhatsiz Bünye - Zafiyet: Neptün gergin açıları özellikle bağışıklık sistemini zayıflattığından her türlü hastalığa davetiye çıkarır. Organ, doku ve kaslarda yol açtığı başlıca deformasyonlar; Atrofi ;Beslenme yetersizliği sonucu vücudun bir kısmının büzülüp, kuruyup erimesi, Nekroz ;Bir organın çürüyüp ölmesi, canlı dokunun mahdut bir bölümünün ölümü, kangren. Anemi ve Göz zayıflıkları; Konjunktvit, Miyop, Astigmat, Körlük, Gece körlüğü (Nyctalopy) Ayrıca Sürmenaj (Beyin yorgunluğu-Brain fog)

İfrazat Dengesizlikleri: Vücudumuzdaki sıvı ve salgıların idaresinde Ay  ve Neptün egemendir. Mitolojide Neptün Okyanus Tanrısı Poseidon dur.Okyanus fırtına ve selleri yönetir.Vücudumuzdaki ifrazat dengesizliklerinde, su tutulması (ödem) ve su kaybında (İshal, kusma, aşırı terleme) hatta iltihap ve cerahat toplanması (Apandisit, Sivilce,Çıban), Kapanmayan yada geç kapanan yaralarda, durdurulamayan kanamalarda, sık idrara çıkma veya idrar kaçırmada, Prostat Nefrit ve diğer Böbrek rahatsızlıklarında, Sulu gözlülük veya kuru gözlülükte Neptün’ün parmak izine rastlarız. Bu konuda Ay düğümleri de kilit öneme sahiptir.
       
Başak-Balık aksının ana teması HİZMET tir. Başak ve Balık evrenin gönüllü hizmetkarlarıdır. Başak enerjisi birime, balık enerjisi bütüne odaklanır. Başak, Balık kutbunu yok saydığında bölünmeye, Balıkta, Başak kutbunu yok saydığında dağılmaya uğrar. Bu çok hassas aksın, genel anlamda uyumlu hali Sağlık, uyumsuz hali de Hastalıktır.

 Bu aksın belli başlı psikiyatrik bozuklukları; Obsesif-Kompulsif bozukluklar, Hastalık hastalığı, Şizofreni, Dissosiyatif bozukluklar; Dissociative Amnesia (Unutma-Amnezi),Dissociative fuges (Kaçıs), Dissociavite Identity Disorder (Çoğul kişilik bozukluğu), Madde Bağımlılığı (Alkol, Nikotin, Esrar, Kokain, Morfin vb.)

Çoğul Kişilik Bozukluğu: “Multiple Personality Disorder” olarak da bilinen bu bozukluğun temel belirtileri bellek ve kimlikle ilgilidir. Kendi içinde sürekliliği olan, öznel olarak ayrı, fakat birbirinin yerini alabilen kişilik durumları ya da kimlikler aynı kişide birlikte varlığını sürdürmektedir. Birbirine entegre olamayan bu kişilik durumları genellikle kısa sürelerle ve belirli işlevleri yüklenmek üzere etkin olurlar. Kişide beliren ve bir süre ona tümüyle egemen olan bu ayrı kimliğe “Alter kişilik” (alter identity) denilir. Bireydeki ayrı kimliklerin sayısı en sık 2-10 arasındadır fakat daha yüksek sayılı çoğul kişilik bozukluğu vakalarına da rastlanmıştır.

Genel belirtiler: Kişilikler arasında belirgin olarak farklı ses, aksan, kelime hazinesi, yüz ifadesi, hareket özellikleri, sağ-sol el seçimi, alerji, semptom, gözlük numarası görülür. Kadınların, alt kişiliklerden her birinin ayrı birer adet periyodu olduğu için ayda iki ya da üç kez regl oldukları görülmüştür.Ayrıca çoğul kişiliklerin diğer insanlar kadar hızlı yaşlanmadıkları gözlenmiştir. Hasta gündelik yaşamının büyük bölümünü genellikle depresif duygular içersinde olan ve içinde bulunduğu ruhsal durumun sonuçlarına katlanan  “Ev sahibi” kişiliğiyle geçirir, hekime genellikle bu durumuyla gelir. Çok sayıda bedensel yakınma dile getirebilir. Bunlar içersinde baş ağrısı en sık görülenlerden biridir ve genellikle kişilik değişim (switching) anlarında yada bir alter kişiliğin denetimi almak için bir diğerini zorladığı anlarda başlar. Bazı çoğul kişilikleri anesteziyle bayıltmak da zordur. “anestezi kabul etmeyen” bir alt kişiliğin devreye girmesiyle ameliyat masasında uyanan çoğul kişilikler vardır.

Amnezi (hafıza) belirtileri; Dalgınlıklar, hatırlanamayan zaman dilimleri ve davranışlar, kaçmalar (füg),nereden geldiği belli olmayan eşyalar, ilişkilerde açıklanamayan değişiklikler, bütün yaşam öyküsünün parçalar halinde hatırlanışı.

Otohipnotik belirtiler; Kendiliğinden olan trans halleri, kendini kaptırma halleri, kendiliğinden olan yaş regresyonları, negatif var sanılar, vücudun dışına çıkma yaşantıları (trance logic) kişilik değişimi esnasında göz kürelerinin yuvarlanması (eye rolling) görülür.

Oluş nedenleri ve Tedavisi: Çocukluk çağında cinsel, fiziksel, duygusal  taciz ve ihmale yüksek oranlarda rastlanmıştır. Bu bozukluğun genellikle 9 yaşından önce, hipnozabilitenin erişkine oranla fazla olduğu yani olgun gelişim dönemlerine girilmeden önce başladığı belirtilmektedir. Çoğul kişilik bozukluğu ilaç tedavisine iyi yanıt vermez. En etkili tedavisi kişilik durumlarını tanıyıp kabullenen ve bunların ayrılmasına yol açan ruhsal süreçleri tersine çevirmeyi hedefleyen ve yaşanan travmalar üzerinde çalışan bir psikoterapidir. Bu tedavi uzun ve acı dolu olabilir. Kişiliklerin birleşmesi (füzyon) yolu ile entegrasyona ulaşılması asıl amaç olsa da bazı olgularda kişilikler arasında çatışmanın azaldığı bir düzeyle de yetinilir. Bu “Kalabalık ruh hali” nin tedavisi hipnoz veya imgeleme yoluyla da desteklenir.

Çoğul Kişilik bozukluğunu tıbbi bulgular çoğunlukla çocukluk dönemi travmalarına bağlasa da Astrolojinin ışığı altında baktığımızda Balık Burcu ve Gizemli efendisi Neptün’ün yoğun etkilerini yakalarız. Genellikle duygusal bakımdan iyi gelişmemiş, değişken ruhsal yapı gösteren, ilgi çekmekten hoşlanan kişilik yapılarında karşılaşılan engellerden, sorunlardan, yaşamın gerçeklerinden kaçış olarak ortaya çıkar. Psişe birden fazla kişiliğe bölünerek, bir şekilde, acıyı dağıtmakta ve tek bir kişiliğin taşıyamayacağı şeyi çeşitli kişiliklere yaymaktadır.

Stewenson  “İki ruhlu Doktor” romanında Dr.Jeykel ve Mr.Hyde tiplemesi gündüzleri iyi, geceleri kötü olan bir hekimin öyküsünü anlatır. Benlikte birleşip bütünleşmiş olan iyi ve kötü davranışlar bölünerek, ayrı bilinç durumu içinde farklı kişilik yapılarıyla çalışkan, dürüst, erdemli yada yok edici, saldırgan davranışların dehşet verici görüntülerini sergiler.

BAŞLICA PSİKOLOJİK FONKSİYONLARI:

Teslimiyet- İman (Kader olgusu) : Neptün’ün en temel şifresi Tanrıya iman ve Kadere teslimiyettir. Onun prensibine göre  “Akıl anahtar, Aşk kilittir.” Ancak anahtar olabilen akıl kilit olan aşka teslim olduğunda gerçek mutluluğa kavuşur. Akıl anahtar olduğunu unutup kilit kesildiğinde açmaza düşer. Neptün enerjisi, Balık burcu kanalıyla aklı aşar saf bilince ulaşır. 11.Yüz yılda yaşayan bir Çin filozofunun sözleri Su elementinin temsilcisi Balık Burcunu çok güzel tanımlıyor.

 “Su teslimiyetle fetheder; asla saldırmaz ama son savaşı daima o kazanır”



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder