6 Ağustos 2013 Salı

DÜŞÜNCELERİMİZLE GELECEĞİ ŞEKİLLENDİREBİLİRMİYİZ..?








"Düşüncelerimizin ne kadar güçlü olduğunu fark etseydiniz,asla olumsuz bir şey düşünmezdiniz"




Bilincin fiziki evrende üstlendiği rolü böylesine yalın bir şekilde ortaya koyan bilim hepimize yepyeni pencereler açmaktadır.Artık bu çerçevede kendimizi sorgulamalı ve bu bilgi ışığında zihinlerimizi esnetmeliyiz.Eğer çavremizde de bu ilkeler geçerliyse ki öyle olduğu birçok bilim adamı tarafından kabul ediliyor o halde bugüne de geleceği de şekillendiren hepimiz değilmiyiz.?Buradan hareketle bizim klasik manada anladığımız,her şeyin önceden birebir saptandığı,kesinleşmiş bir kader veya gelecek yoktur diyebiliriz.Gelecek henüz şekillenmemiştir.Onun şekillenmesinde hepimize pay düşmektedir.Göstereceğimiz çabalar,gelecekte yaşayacağımız olasılıkları oluşturmaktadır...

Buna göre her birimiz: düşüncelerimizle,beklentilerimizle,dünyanın geleceğine ve bugüne ait tahayyüllerimizle,hem kendi geleceğimizi şekillendiriyoruz hemde evrenin şekillenmesine bir nebze de olsa katkıda bulunuyoruz.Şuurlu yada şuursuz olarak oluşturduğumuz her düşünce formu bizim katılımımızın olumlu mu  olumsuz mu  olduğunu belirtmektedir ki bu işleyişi kavrayan kişi çok büyük sorumluluklar doğurmaktadır.Bilelim yada bilmeyelim bu sorumluluk hepimiz için geçerlidir.Bugün bilimin ispatladığı kimi gerçekler mistikler tarafından hep bilinmiş ve hep söylenmiştir.Buda "insan varoluş büyük dramın dışında hem aktör hemde seyircidir.Biz ne düşünüyorsak oyuz.Düşüncelerimizle yarattığımız her şeyiz.Düşüncelerimizle dünyayı oluşturuyoruz."derken şuurun madde üzerindeki etkisi,düşünce gücünün önemini,kaderlerimizin oluşumuna olan katılımcılığımızı anlatmıştır.

"Varoluşu anlamlandırmak,en büyük yaşam sorumluluğudur"

OSHO





Hiç yorum yok:

Yorum Gönder